25 Temmuz 2012 Çarşamba

Kilyos - BURC Beach

Daha önce de bahsettiğim gibi Boğaziçi Üniversitesi son sınıf öğrencisi olmama rağmen, hatta hazırlıkta  Sarıtepe Kampüsünde kalmış olmama rağmen dün ilk kez Kilyosa Burc Beach'e gittim. Havanın biraz kapalı olmasından biraz tereddüt etsek de saat 3te Güney Kampüsten kalkan 59RK ile bir saatte Kilyos'a ulaştık. Hazırlıkta o yolu çekerken ne işkence gelirdi anlatamam. Zorunluluk ve istek farklı şeyler tabi.  O ilkel otobüslerin yerini modern, klimalı otobüslerin almış olmasının da payı da inkar edilemez tabi. Yol öyle güzel geldi ki bu defa sanki İstanbul'da değilsiniz, dayanılmaz trafikten ve aşırı şehirleşmeden uzakta yemyeşil yollardan geçerken daha mutlu oluyor insan. Kilyos'a ulaştığımızda şöforün yönlendirmesiyle Tırmata Beach'e yürümeye başladık. Kapıda duran genç bizi başka bir kapıya yönlerdirdi, ödeme yapacakmışız. Hafta içi 15 haftasonu 30 liraymış falan filan... Anlatmaya çalışıyorum biz Boğaziçi 'nden geliyoruz giriş ücretsiz olan bir yer varmış biz oraya gidecektik diye. Kasada duran kız ısrarla yok öyle bir yer diyor. Ödemeyi yaptık. Ama yanlış yerde olduğumuzu farkettiğimizde çıkmak istediğimizi söyledik neyse ki iade ettiler. Bu arada Tırmata ben Kilyosta yaşarken meyhaneydi. Yenilenmiş güzelleşmiş, haftaiçi olmasına rağmen oldukça da kalabalıktı. Sahilden yürürken dalgalar bizi korkutmadı değil. Yüzmek imkansız diye düşünürken Burc Beach'e geldik. Arkadaşlarımızın da söylediği gibi buraya giriş boğaziçi öğrencilerine ücretsizmiş.  Yalnız içeride nakit para geçmiyor. Hazırlanan kartlardan alıp içine yükleme yapıp alışverişinizi öyle gerçekleştiriyormuşsunuz. İçecek alalım diye kasaya yaklaştığımızda öğrendik bunu. İçerisi oldukça pahalı. Göz önünde bulundurulmalı derim. Hatta mümkünse hazırlıklı gitmenizi öneririm. İçeceklerimizi içip  eşyalarımızı şezlonglara bıraktığımız gibi girdik denize. Hiç bu kadar eğlenebileceğimizi tahmin etmiyorduk açıkçası. Dalgalı denizin keyfi de bir başkaymış. Denenmesi gerek kesinlikle. Bu keyifli dalgalar tehlikeli de olabilir, çocuklar için özellikle. Neyse ki cankurtaran olması içleri rahatlatacak bir önlem. Denizden çıktığımızda kıyafetlerimin sırılsıklam olduğunu farkettim yere düşmüş ıslanmış hepsi.  Daha hazırlıklı gitmemiz gerektiğini anlamış olduk. Burc Store'dan üstüme birşeyler alırım neyseki diye düşünürken saat 5te kapandığını öğrendik. Çaresiz olarak erkek arkadaşımın kıyafetlerini giymek zorunda kaldım. Bizi görenler ne düşünmüştür kimbilir. Otobüsler oldukça seyrek ve 7dekini kaçırdığımız için 9çeyrektekini beklemek zorunda kaldık ki, Kilyos rüzgarı üşütmeye başlamıştı. Otobüs 9.30da hala gelmeyince ne kadar endişelendiğimizi anlatamam.  Neyse ki dönüş yolu da gidiş kadar keyifliydi. Yorgunluklara da değdi. Yalnız bugün öğlen saatlerinde başlayan kulak ağrımın, arkadaşımda da olduğunu öğrenince biraz hayal kırıklığına uğradım doğrusu. Hep gideriz dediğimiz sahil kaçamağından arda kalan kulak iltihabı. Yeniden gitme hayalleri bir süreliğine iptal bu durumda, kulak acısı da cabası (dayanılmaz birşeymiş bu arada). Yine de sıkışık zamanlarda İstanbul içinde tatili yaşamak için Kilyos- BURC Beach süper bir çözüm tavsiye edilir:




FİYATLAR: http://www.bumed.org.tr/burc/detay.aspx?SectionID=IBv%2bUtQ20R1X0%2ftzUTlfNQ%3d%3d&ContentID=kwMkgraWBwsebgZdlrMLhA%3d%3d

Ulaşım: 59RK saatler  ve duraklar için http://harita.iett.gov.tr


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder